En son konular
Haberler
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
Arama
Sam & Max Episode 3 (PC)
1 sayfadaki 1 sayfası
Sam & Max Episode 3 (PC)
Sam & Max Episode 3 (PC)
Bir adventure sever için belli başlı oyunlardandır Sam & Max, yıllardır da aynı şeyler söylenir durulur. Steve Purcell’in Sam & Max’inin LucasArts ile anlaşması bittikten sonra yine eski LucasArts’cılardan Dan Connors ve Dave Gorssman’ın kurduğu Telltale ile söz kesmesi eski adventure tutkunlarını çok sevindirmişti. Altı bölüm olacak şekilde tasarlanan serinin uçüncü bölümü piyasaya çıktı. Çıktı çıkmasına ama sanki Telltale’in seriyi piyasaya sürme konusundaki stratejisi, her ne kadar oyun yine alıştığımız esprilerle donatılmış olsa da, iktisatçıların deyimiyle oyunun marjinalini iyiden iyiye düşürmüş. Ve ne yazık ki, bu atmosfer uçüncü oyunda fazlasıyla hissediliyor.
62 Tavşanı
Oyunumuz yine kahramanlarımız ofislerinde birbirlerine sataşırlarken başlıyor. İkinci oyunda silah kuşanan ikilimizi bu kez daha samimi bir halde dart oynarken görüyoruz. Ve fazla gecikmeden ikinci oyunun sonunda hafiften konusu çıtlatılmış hikayeye biz ofisimizdeyken gelen telefon ile giriş yapıyoruz. Bu seferki amacımız Oyuncak Mafyasını ve bu mafyayı çökertmek üzere görevlendirilen bir ajanın esrarengiz kayboluşunu araştırmak.
Kontrolleri ele geçirdiğinizde her şeyin serinin önceki oyunlarından farklı olmadığını görüyorsunuz. Yine sadece Sam’i kontrol ediyorsunuz ve fare işaretçisini ekran üzerindeki cisimlere getirip tıkladığınızda kahramanın tepkilerini görme imkanınız var. Yanınıza aldığınız cisimler ekranın sol alt kısmında yer alan kutunuzun içerisine ekleniyor, buraya tıkladığınızdaysa alt satır boyunca dökülen cisimlerden istediğinizi seçebiliyorsunuz. Oynanış bu açıdan farklı değil, kaldı ki herhangi bir değişiklik de beklenemezdi. Ofisten dışarı çıktığınızda kendinizi o meşhur sokağın içerisinde buluyorsunuz. Yine sağdan ilerlediğinizde Basco’nun dükkanına, soldan ilerlediğinizdeyse Sybil’in ofisine ulaşıyorsunuz. Az ilerde de Desoto’yu görüyorsunuz ve oyun içerisinde yer alan iki bölge arasındaki geçişinizi buradan sağlıyorsunuz.
Sam & Max’in mekanlar arasındaki bu trafiğinde herhangi bir değişiklik yok ve oyunun ilk anında bunlarla karşılaşmak, tıpkı ofiste oyuna başlayıp gelen bir telefonla davaya atılmak gibi biraz alışmaya başladığımız özellikler gösteriyor. sırf bu, oyuna ilk adım attığınız anda yaşadıklarınız olduğu için sıkıcı gelmeye başlayan detaylar arasına katılmaya başladı bile denebilir. Buna göre ofisten çıkar çıkmaz önce Basco’ya giderek oyunun bu bölümünde kendisinden hangi aleti almamız gerektiğini öğrenebiliyor ve Sybil’in yanına giderek de onun bu sefer hangi işe merak sardığını görebiliyorsunuz. Desoto’ya da atlayıp Mafia kumarhanesine gitme olanağınız var. Yalnız bunlar aynı sıraya dizildiğinde yapmanız gerekenleri bildiğiniz için ilk bölümleri fazla sıkıcı bulabilirsiniz. Üstelik, bence şimdiye kadar çıkan oyunlar arasından en iyisi olan ikinci oyundan sonra bu bölümdeki mekanların tasarımlarını ve sayısını görünce çok dar bir alanda sıkıştığınızı fark etmeniz de hiç vakit almıyor. Buna göre de oyun önceki iki bölümden sonra çok kısa sürede bitirebiliyorsunuz. Çok ağır oynasanız bile maksimum 2 saatte bitirebilme ihtimaliniz var, ki bu gerçekten de çok ama çok düşük bir oynanış süresi.
Bir adventure sever için belli başlı oyunlardandır Sam & Max, yıllardır da aynı şeyler söylenir durulur. Steve Purcell’in Sam & Max’inin LucasArts ile anlaşması bittikten sonra yine eski LucasArts’cılardan Dan Connors ve Dave Gorssman’ın kurduğu Telltale ile söz kesmesi eski adventure tutkunlarını çok sevindirmişti. Altı bölüm olacak şekilde tasarlanan serinin uçüncü bölümü piyasaya çıktı. Çıktı çıkmasına ama sanki Telltale’in seriyi piyasaya sürme konusundaki stratejisi, her ne kadar oyun yine alıştığımız esprilerle donatılmış olsa da, iktisatçıların deyimiyle oyunun marjinalini iyiden iyiye düşürmüş. Ve ne yazık ki, bu atmosfer uçüncü oyunda fazlasıyla hissediliyor.
62 Tavşanı
Oyunumuz yine kahramanlarımız ofislerinde birbirlerine sataşırlarken başlıyor. İkinci oyunda silah kuşanan ikilimizi bu kez daha samimi bir halde dart oynarken görüyoruz. Ve fazla gecikmeden ikinci oyunun sonunda hafiften konusu çıtlatılmış hikayeye biz ofisimizdeyken gelen telefon ile giriş yapıyoruz. Bu seferki amacımız Oyuncak Mafyasını ve bu mafyayı çökertmek üzere görevlendirilen bir ajanın esrarengiz kayboluşunu araştırmak.
Kontrolleri ele geçirdiğinizde her şeyin serinin önceki oyunlarından farklı olmadığını görüyorsunuz. Yine sadece Sam’i kontrol ediyorsunuz ve fare işaretçisini ekran üzerindeki cisimlere getirip tıkladığınızda kahramanın tepkilerini görme imkanınız var. Yanınıza aldığınız cisimler ekranın sol alt kısmında yer alan kutunuzun içerisine ekleniyor, buraya tıkladığınızdaysa alt satır boyunca dökülen cisimlerden istediğinizi seçebiliyorsunuz. Oynanış bu açıdan farklı değil, kaldı ki herhangi bir değişiklik de beklenemezdi. Ofisten dışarı çıktığınızda kendinizi o meşhur sokağın içerisinde buluyorsunuz. Yine sağdan ilerlediğinizde Basco’nun dükkanına, soldan ilerlediğinizdeyse Sybil’in ofisine ulaşıyorsunuz. Az ilerde de Desoto’yu görüyorsunuz ve oyun içerisinde yer alan iki bölge arasındaki geçişinizi buradan sağlıyorsunuz.
Sam & Max’in mekanlar arasındaki bu trafiğinde herhangi bir değişiklik yok ve oyunun ilk anında bunlarla karşılaşmak, tıpkı ofiste oyuna başlayıp gelen bir telefonla davaya atılmak gibi biraz alışmaya başladığımız özellikler gösteriyor. sırf bu, oyuna ilk adım attığınız anda yaşadıklarınız olduğu için sıkıcı gelmeye başlayan detaylar arasına katılmaya başladı bile denebilir. Buna göre ofisten çıkar çıkmaz önce Basco’ya giderek oyunun bu bölümünde kendisinden hangi aleti almamız gerektiğini öğrenebiliyor ve Sybil’in yanına giderek de onun bu sefer hangi işe merak sardığını görebiliyorsunuz. Desoto’ya da atlayıp Mafia kumarhanesine gitme olanağınız var. Yalnız bunlar aynı sıraya dizildiğinde yapmanız gerekenleri bildiğiniz için ilk bölümleri fazla sıkıcı bulabilirsiniz. Üstelik, bence şimdiye kadar çıkan oyunlar arasından en iyisi olan ikinci oyundan sonra bu bölümdeki mekanların tasarımlarını ve sayısını görünce çok dar bir alanda sıkıştığınızı fark etmeniz de hiç vakit almıyor. Buna göre de oyun önceki iki bölümden sonra çok kısa sürede bitirebiliyorsunuz. Çok ağır oynasanız bile maksimum 2 saatte bitirebilme ihtimaliniz var, ki bu gerçekten de çok ama çok düşük bir oynanış süresi.
FaTiH- Deneme moderatör
- Mesaj Sayısı : 260
Kayıt tarihi : 05/07/08
Nerden : кσηуα
Similar topics
» Sam & Max Episode 4 (PC)
» Sam & Max Episode 1: Culture Shock (PC)
» Sam & Max Episode 2: Situation Comedy (PC)
» Sam & Max Episode 1: Culture Shock (PC)
» Sam & Max Episode 2: Situation Comedy (PC)
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Salı Tem. 08, 2008 5:24 pm tarafından undersoul
» Temel Fıkralarından ''SİNYAL''
Salı Tem. 08, 2008 12:00 am tarafından centergum
» Delidir Ne Yapsa Yeridir
Ptsi Tem. 07, 2008 11:49 pm tarafından centergum
» Kayınvalide
Ptsi Tem. 07, 2008 7:33 am tarafından MyNaX
» Gözlerim bozuk
Ptsi Tem. 07, 2008 7:32 am tarafından MyNaX
» Bekle Kurusun
Ptsi Tem. 07, 2008 7:31 am tarafından MyNaX
» Başçavuş Albayı tutuklayacakmış
Ptsi Tem. 07, 2008 7:31 am tarafından MyNaX
» Hristiyan ve Yahudi
Ptsi Tem. 07, 2008 7:29 am tarafından MyNaX
» Sıfırdan itibaren
Ptsi Tem. 07, 2008 7:27 am tarafından MyNaX